Finansal özgürlüğe ulaşma hayali, pek çok insanın ortak hedefidir. Bu hedef, genellikle uzun vadeli yatırımlar yoluyla elde edilebilir. Ancak, yatırım dünyası karmaşık ve riskli olabilir; doğru stratejiyi belirlemek ve uygulanabilir adımları atmak, başarıya ulaşmak için kritik öneme sahiptir. Bu belge, yatırım yaparak uzun vadeli kazanç elde etme yöntemlerini detaylı bir şekilde ele alarak, bireylerin bilinçli ve karlı yatırım kararları almalarına yardımcı olmayı amaçlamaktadır. Portföy çeşitlendirmesinden risk yönetimine, uzun vadeli yatırım stratejilerinden piyasa analizine kadar geniş bir yelpazede konuya değineceğiz.
Son yıllarda yapılan araştırmalar, sabırlı ve bilinçli yatırımcıların, kısa vadeli spekülasyonlara odaklananlardan çok daha yüksek getiriler elde ettiğini göstermektedir. Örneğin, S&P 500 endeksinin son 20 yıllık performansına baktığımızda, düzenli yatırım yapan ve piyasa dalgalanmalarına kapılmadan sabırla bekleyen yatırımcıların ortalama %7-8’lik yıllık getiri elde ettiği görülmektedir. Bu, enflasyonu da hesaba kattığımızda, oldukça önemli bir kazanç anlamına gelmektedir. Ancak, bu başarıyı yakalamak için, pazar araştırması yaparak doğru yatırım araçlarını seçmek ve risk toleransınızı doğru bir şekilde belirlemek esastır. Yanlış yatırımlar sonucu kayıplar yaşanabilir ve bu da uzun vadeli hedeflere ulaşmayı zorlaştırabilir. Bu nedenle, bilgi ve deneyim eksikliğinden kaynaklanan hatalardan kaçınmak için, profesyonel danışmanlık almak da faydalı olabilir.
Bu belgede, hisselerden tahvillere, emtiadan gayrimenkule kadar çeşitli yatırım araçlarını ele alacağız. Her bir yatırım aracının risk seviyesi, potansiyel getirileri ve uzun vadeli yatırım stratejilerine uygunluğu detaylı bir şekilde incelenecektir. Ayrıca, enflasyonun etkisi, vergi planlaması ve portföy çeşitlendirmesinin önemi gibi önemli konulara da değineceğiz. Amacımız, okuyuculara kişisel mali durumlarına ve risk profiline uygun, sürdürülebilir ve kazançlı bir uzun vadeli yatırım stratejisi geliştirmeleri için gerekli bilgi ve araçları sağlamaktır. Unutulmamalıdır ki, uzun vadeli yatırım, sabır, disiplin ve sürekli öğrenmeyi gerektiren bir süreçtir. Bu belge, bu süreçte size yol gösterici olması amacıyla hazırlanmıştır.
Son olarak, yatırım dünyasının sürekli değişim gösterdiği gerçeğini de göz önünde bulundurmak gerekmektedir. Yeni teknolojiler, küresel olaylar ve ekonomik dalgalanmalar, yatırım stratejilerinin düzenli olarak gözden geçirilmesini ve güncellenmesini zorunlu kılmaktadır. Bu nedenle, bu belgede yer alan bilgiler genel bir rehber niteliğinde olup, herhangi bir yatırım kararı vermeden önce profesyonel bir finans danışmanıyla görüşmek ve kendi araştırmalarınızı yapmak son derece önemlidir. Unutmayın ki, bilgi, doğru yatırım kararları almakta en büyük silahınızdır.
Yatırım Yaparak Uzun Vadeli Kazanç Elde Etme Yöntemleri
Uzun Vadeli Yatırım Stratejileri
Uzun vadeli yatırım, sabır ve disiplin gerektiren ancak potansiyel olarak yüksek getiri sağlayan bir stratejidir. Sabır, piyasa dalgalanmalarına karşı direnç göstermeyi ve kısa vadeli kayıplara takılmadan yatırım planına bağlı kalmayı gerektirir. Disiplin ise, belirlenen yatırım planına sadık kalmayı ve duygusal kararlar almaktan kaçınmayı ifade eder. Uzun vadeli yatırım stratejileri, kısa vadeli kazanç odaklı stratejilere göre daha az riskli olabilir çünkü piyasa dalgalanmaları uzun vadede ortalamalanma eğilimindedir. Örneğin, S&P 500 endeksi tarihi boyunca birçok düşüş yaşamış olsa da, uzun vadede istikrarlı bir büyüme göstermiştir.
Değer yatırımı, uzun vadeli yatırım stratejilerinin temel taşlarından biridir. Bu strateji, piyasa değerinin altında işlem gören şirketlerin hisselerini satın almayı ve şirketin değerinin zamanla artmasını beklemeyi içerir. Warren Buffett gibi başarılı yatırımcıların da benimsediği bu strateji, kapsamlı araştırma ve şirketin temel değerlerinin analizini gerektirir. Örneğin, bir şirketin güçlü bilançosu, sağlam gelir akışı ve gelecek vaat eden büyüme potansiyeli, değer yatırımı için güçlü göstergelerdir. Değer yatırımı uzun vadede yüksek getiri sağlayabilir ancak sabır ve derinlemesine analiz gerektirmektedir.
Büyüme yatırımı ise, yüksek büyüme potansiyeline sahip şirketlere yatırım yapmayı hedefler. Bu şirketler genellikle yeni teknolojiler geliştiren, pazarda hızlı büyüyen veya genişleme potansiyeline sahip şirketlerdir. Büyüme hisseleri, değer hisselerine göre daha yüksek risk taşıyabilir ancak potansiyel getirileri de daha yüksek olabilir. Teknoloji sektörü, büyüme yatırımı için sıkça tercih edilen bir alandır. Ancak, büyüme hisselerinin değerlemesinin yüksek olması ve piyasa beklentilerine bağlı olarak hızlı düşüşler yaşayabileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle, büyüme yatırımlarında da kapsamlı bir araştırma ve risk yönetimi çok önemlidir.
Portföy çeşitlendirmesi, uzun vadeli yatırım stratejilerinin olmazsa olmazıdır. Yatırımlarınızı farklı varlık sınıflarına (hisse senetleri, tahviller, emtialar, gayrimenkul vb.) ve sektörlere yayarak riskleri azaltabilirsiniz. Örneğin, %60 hisse senedi, %30 tahvil ve %10 emtia içeren bir portföy, tek bir varlık sınıfına yatırım yapmaktan daha az riskli olacaktır. Modern portföy teorisi, risk ve getiri arasında denge kurmanın önemini vurgular. Birçok yatırımcı, düşük maliyetli endeks fonları veya ETF’ler kullanarak portföylerini çeşitlendirir. Bu fonlar, çeşitli şirketlerin hisselerini bir arada tutarak diversifikasyon sağlamayı kolaylaştırır.
Sonuç olarak, uzun vadeli yatırım stratejileri, sabır, disiplin, araştırma ve risk yönetimi gerektirir. Değer yatırımı, büyüme yatırımı ve portföy çeşitlendirmesi gibi farklı stratejiler birleştirilerek, uzun vadede yüksek getiri elde etme olasılığı artırılabilir. Ancak, hiçbir yatırım garantili getiri sağlamaz ve piyasa koşullarına bağlı olarak kayıplar yaşanabilir. Profesyonel bir finansal danışmana danışmak, kişisel yatırım hedeflerine uygun strateji belirlemek için faydalı olabilir.
Yatırım Yaparak Uzun Vadeli Kazanç Elde Etme Yöntemleri
Gayrimenkul Yatırımı ve Kazanç
Gayrimenkul yatırımı, uzun vadeli kazanç elde etmek isteyen yatırımcılar için popüler bir seçenektir. Diğer yatırım araçlarına göre daha somut ve gözle görülür bir varlık olan gayrimenkul, istikrarlı gelir sağlama potansiyeliyle bilinir. Ancak, her yatırım gibi, gayrimenkul yatırımı da riskler içerir ve dikkatli bir planlama ve araştırma gerektirir.
Gayrimenkulden kazanç elde etmenin birkaç yolu vardır. En yaygın yöntemlerden biri kira geliri elde etmektir. Bir mülk satın alıp kiraya vererek düzenli bir gelir akışı sağlayabilirsiniz. Kira gelirinin miktarı, mülkün konumuna, büyüklüğüne ve özelliklerine bağlı olarak değişir. Örneğin, büyük şehir merkezlerindeki daireler genellikle kırsal kesimdeki evlere göre daha yüksek kira getirisi sağlar. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, ortalama kira getirisi yıllık %4-6 arasında değişmektedir, ancak bu oran konuma ve mülk tipine göre önemli ölçüde değişebilir.
Bir diğer kazanç yöntemi ise mülkün değer artışından kar elde etmektir. Gayrimenkul piyasası, ekonomik koşullar ve bölgesel faktörlere bağlı olarak zaman içinde değer kazanabilir. Yatırımcılar, mülklerini daha yüksek bir fiyattan satarak kar elde edebilirler. Bu, uzun vadeli bir strateji gerektirir ve piyasa dalgalanmalarına karşı dirençli olmak önemlidir. Örneğin, 2000’li yılların başında düşük fiyatlarla alınan bir ev, 10 yıl sonra iki katına çıkmış olabilir. Ancak, bu kazanç garantili değildir ve piyasa koşullarına bağlıdır.
Değer artışından ve kira gelirinden elde edilen kazançların yanı sıra, gayrimenkul yatırımı vergi avantajları da sağlayabilir. Bazı ülkelerde, gayrimenkul yatırımlarıyla ilgili bazı giderler vergi indirimine tabi olabilir. Bu vergi avantajları, yatırımın getirisini artırabilir. Ancak, bu vergi avantajlarından yararlanmak için ilgili vergi yasalarını iyi bilmek ve uzman bir danışmandan destek almak önemlidir.
Gayrimenkul yatırımında başarılı olmak için dikkatli bir araştırma yapmak ve riskleri anlamak çok önemlidir. Piyasa koşullarını takip etmek, mülkün konumunu değerlendirmek ve olası masrafları (tamirat, sigorta, vergiler vb.) hesaba katmak gerekir. Ayrıca, uzmanlardan (emlakçı, avukat, vergi danışmanı) destek almak da yatırımın başarısı için çok önemlidir. Sabırlı olmak ve uzun vadeli bir strateji benimsemek, gayrimenkul yatırımında uzun vadeli kazanç elde etmenin anahtarıdır.
Sonuç olarak, gayrimenkul yatırımı, doğru planlama ve araştırmayla uzun vadeli, istikrarlı bir gelir ve kapital artışı sağlayabilir. Ancak, riskleri anlamak ve profesyonel destek almak önemlidir. Her yatırım kararı kişisel mali durumunuza ve risk toleransınıza göre verilmelidir.
Hisselerde Uzun Vadeli Büyüme
Yatırım dünyasında, uzun vadeli büyüme, kısa vadeli spekülasyonlardan farklı olarak, sabır ve stratejik bir yaklaşım gerektiren bir hedeftir. Hisselerde uzun vadeli büyüme elde etmek, şirketlerin zaman içindeki performansından yararlanmayı ve sermayenizi artırmayı amaçlar. Bu, sadece piyasa dalgalanmalarına karşı dayanıklı olmakla kalmaz, aynı zamanda şirketlerin temel değerlerindeki artıştan da faydalanmanıza olanak tanır.
Temel Analiz, hisse senedi yatırımlarında uzun vadeli büyüme için kritik öneme sahiptir. Bir şirketin finansal tablolarını, iş modelini, yönetim kalitesini ve rekabet ortamını dikkatlice analiz etmek, gelecekteki performansını tahmin etmenize yardımcı olur. Örneğin, güçlü bir bilanço, istikrarlı gelir akışı ve yenilikçi bir ürün veya hizmet portföyüne sahip bir şirket, uzun vadede daha yüksek büyüme potansiyeline sahip olabilir. Warren Buffett’ın yatırım stratejisi, temel analize dayalı uzun vadeli yatırımların başarısının en güzel örneklerinden biridir. On yıllar boyunca, Coca-Cola ve American Express gibi şirketlere yaptığı yatırımlar sayesinde muazzam bir servet biriktirmiştir.
Bileşik faizin gücü, uzun vadeli hisse senedi yatırımlarında göz ardı edilemeyecek bir faktördür. Düzenli olarak yatırım yaparak ve elde edilen karları yeniden yatırımda kullanarak, bileşik faiz sayesinde paranız zaman içinde üstel olarak büyüyebilir. Örneğin, yıllık %10 getiri sağlayan bir hisse senedine 10.000 TL yatırırsanız, 20 yıl sonra yaklaşık 67.275 TL’ye sahip olursunuz. Bu örnek, uzun vadeli yatırımın kısa vadeli kazançlardan ne kadar daha büyük bir potansiyel sunduğunu göstermektedir.
Ancak, risk yönetimi de uzun vadeli büyüme stratejilerinin ayrılmaz bir parçasıdır. Piyasa dalgalanmaları kaçınılmazdır ve hisse senedi değerleri düşebilir. Portföyünüzü çeşitlendirerek, farklı sektörlerdeki şirketlere yatırım yaparak ve duygusal kararlar almaktan kaçınarak riskleri azaltabilirsiniz. Duygusal yatırım, özellikle piyasa düşüşlerinde büyük kayıplara yol açabilir. Uzun vadeli bir yatırımcı olarak, piyasanın kısa vadeli dalgalanmalarına karşı dirençli olmak ve yatırım stratejinizi uzun vadeli hedeflerinize göre ayarlamak önemlidir.
Sonuç olarak, hisselerde uzun vadeli büyüme, sabır, disiplin ve kapsamlı bir araştırma gerektirir. Temel analizi anlamak, bileşik faizin gücünden yararlanmak ve riskleri etkili bir şekilde yönetmek, uzun vadede finansal hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı olabilir. Unutmayın ki, uzun vadeli yatırım stratejileri, anlık kazançlar yerine istikrarlı ve sürdürülebilir bir büyüme hedefler.
Önemli Not: Bu bilgiler genel bilgi amaçlıdır ve finansal tavsiye olarak değerlendirilmemelidir. Yatırım kararları vermeden önce, profesyonel bir finans danışmanına danışmanız önerilir.
Yatırım Yaparak Uzun Vadeli Kazanç Elde Etme Yöntemleri
Düşük Riskli Yatırım Araçları
Uzun vadeli kazanç elde etmek isteyen birçok yatırımcı için risk yönetimi en önemli faktörlerden biridir. Yüksek getiri vaat eden yatırımlar genellikle yüksek risklerle de birlikte gelir. Ancak, düşük riskli yatırım araçları kullanarak da zaman içinde önemli kazançlar elde etmek mümkündür. Bu araçlar, sermayenizi korumayı önceliklendirirken, yavaş ve istikrarlı bir büyüme sağlar. Bu bölümde, düşük riskli yatırım seçeneklerini detaylı olarak ele alacağız.
Vadeli mevduat hesapları (VME), düşük riskli yatırım araçlarının en bilinenlerinden biridir. Bankalarda belirli bir süre için biriktirdiğiniz paraya, vade sonunda belirli bir faiz oranı uygulanır. Faiz oranları bankadan bankaya ve vade süresine göre değişir ancak genellikle piyasa koşullarına göre belirlenir. VME’lerin en büyük avantajı, sermayenizin güvenliği ve öngörülebilir getirileridir. Ancak, enflasyon oranının üzerinde bir getiri sağlaması her zaman garanti değildir. Örneğin, %5 yıllık bir VME hesabı, enflasyon %8 ise gerçek anlamda bir kayba neden olabilir.
Devlet tahvilleri, bir diğer düşük riskli yatırım aracıdır. Devlet tarafından ihraç edilen bu tahviller, belirli bir vade sonunda yatırımcılara anaparayı ve faizi geri öder. Devlet güvencesi altında oldukları için, kredi riski oldukça düşüktür. Ancak, getiri oranları VME’lere göre daha düşük olabilir. ABD Hazine tahvilleri gibi bazı devlet tahvilleri, dünya genelinde güvenilirlikleriyle bilinir ve yatırımcılar için güvenli bir liman görevi görür. Örneğin, 2023 yılı itibariyle 10 yıllık ABD Hazine tahvili getirileri %3-4 aralığında seyretmiştir (bu oranlar zamanla değişebilir).
Para piyasası fonları (PPF), çeşitli kısa vadeli borçlanma araçlarına yatırım yapan, çeşitlendirilmiş bir yatırım aracıdır. Bu fonlar, genellikle düşük riskli ve likittir, yani paranızı istediğiniz zaman kolayca çekebilirsiniz. PPF’ler, VME’lere göre daha yüksek getiri sağlayabilir, ancak yine de piyasadaki genel dalgalanmalardan etkilenebilirler. PPF’lerin getirileri genellikle piyasa faiz oranlarına bağlı olarak değişir ve genellikle VME’lerden biraz daha yüksektir, ancak yine de yüksek riskli yatırımlara göre daha düşük kalır.
Gayrimenkul yatırımları da uzun vadede düşük riskli bir yatırım aracı olabilir, ancak likidite açısından diğer seçeneklere göre daha az esnektir. Gayrimenkulün değeri zamanla artma eğilimindedir ve kira geliri sağlayabilir. Ancak, gayrimenkul yatırımları, yüksek ön yatırım maliyetleri ve bakım masrafları gerektirebilir. Ayrıca, piyasa koşullarındaki değişikliklerden de etkilenebilir. Örneğin, konut piyasasındaki bir düşüş, gayrimenkul değerinde kayıplara neden olabilir.
Sonuç olarak, düşük riskli yatırım araçları, uzun vadeli kazanç elde etmek isteyen yatırımcılar için güvenli ve istikrarlı bir seçenek sunar. Ancak, her yatırım aracı gibi, düşük riskli yatırımların da kendi dezavantajları vardır. Yatırım yapmadan önce, kişisel risk toleransınızı ve yatırım hedeflerinizi dikkatlice değerlendirmek önemlidir. Profesyonel bir finans danışmanından yardım almak, doğru yatırım kararları vermenize yardımcı olabilir.
Yatırım Yaparak Uzun Vadeli Kazanç Elde Etme Yöntemleri
Portföy Çeşitlendirmesi ve Yönetimi
Uzun vadeli yatırımlarda başarıya ulaşmanın en önemli yollarından biri, portföy çeşitlendirmesi ve etkili bir portföy yönetimi stratejisidir. Çeşitlendirme, farklı varlık sınıflarına yatırım yaparak riskleri azaltmayı ve potansiyel getirileri artırmayı hedefler. Tek bir varlık sınıfına yoğunlaşmak, o varlık sınıfının değer kaybetmesi durumunda ciddi kayıplara yol açabilir. Örneğin, sadece tek bir hisseye yatırım yapan bir yatırımcının, o şirketin iflas etmesi durumunda tüm sermayesini kaybetme riski oldukça yüksektir.
Çeşitlendirme, hisse senetleri, tahviller, emtialar, gayrimenkuller ve alternatif yatırımlar gibi farklı varlık sınıflarına yatırım yapmayı içerir. Her varlık sınıfının farklı risk ve getiri profilleri vardır. Hisse senetleri yüksek getiri potansiyeli sunar ancak aynı zamanda yüksek risk de taşır. Tahviller daha düşük risklidir ancak getirileri de daha düşüktür. Emtialar, enflasyona karşı koruma sağlayabilir. Gayrimenkuller ise uzun vadeli değer artışı sağlayabilir. Alternatif yatırımlar ise özel sermaye, yatırım fonları ve hedge fonlarını içerir ve genellikle daha yüksek risk ve getiri potansiyeline sahiptir.
Bir portföy yönetimi stratejisi oluştururken, yatırımcının risk toleransı ve yatırım hedefleri dikkate alınmalıdır. Genç ve uzun vadeli yatırım hedefleri olan yatırımcılar, daha yüksek riskli varlıklara daha fazla yatırım yapabilirler. Emeklilik yaklaşan yatırımcılar ise daha düşük riskli varlıklara yönelmelidir. Örneğin, 20’li yaşlardaki bir yatırımcı, portföyünün büyük bir bölümünü hisse senetlerine ayırabilirken, 60’lı yaşlardaki bir yatırımcı portföyünün daha büyük bir kısmını tahvillere ve diğer düşük riskli varlıklara ayırmalıdır. Modern Portföy Teorisi (MPT), risk ve getiri arasındaki ilişkiyi analiz ederek optimal portföy dağılımını belirlemeyi amaçlar.
Portföy çeşitlendirmesinin önemini gösteren birçok istatistiksel veri mevcuttur. Örneğin, uzun vadeli yatırım performansını inceleyen çalışmalar, çeşitli varlık sınıflarına yatırım yapan portföylerin, tek bir varlık sınıfına yatırım yapan portföylere göre daha yüksek getiri ve daha düşük risk sağladığını göstermektedir. (İlgili araştırma raporuna link eklenebilir) Ancak, çeşitlendirme, tüm riskleri ortadan kaldırmaz. Sistematik risk olarak bilinen piyasa genelindeki risklerden kaçınmak mümkün değildir. Bu nedenle, portföy yönetimi sürecinde risk toleransı ve hedefler göz önünde bulundurularak düzenli olarak portföyün performansı izlenmeli ve gerektiğinde yeniden dengeleme yapılmalıdır.
Sonuç olarak, uzun vadeli yatırım başarısı, portföy çeşitlendirmesi ve etkili bir portföy yönetimi stratejisi ile yakından ilişkilidir. Farklı varlık sınıflarına yatırım yaparak, riskleri azaltmak ve potansiyel getirileri artırmak mümkündür. Ancak, her yatırımcının risk toleransı ve yatırım hedefleri farklı olduğundan, kişiselleştirilmiş bir strateji geliştirmek ve düzenli olarak portföyü izlemek önemlidir. Profesyonel bir finans danışmanından destek almak, özellikle karmaşık yatırım kararlarında yardımcı olabilir.
Bu çalışmada, yatırım yaparak uzun vadeli kazanç elde etme yöntemleri kapsamlı bir şekilde ele alındı. Çalışma boyunca, farklı yatırım araçlarının risk ve getiri profilleri, portföy çeşitlendirmesinin önemi, uzun vadeli yatırım stratejilerinin geliştirilmesi ve uygulanması gibi konular detaylı bir şekilde incelendi. Hisseler, tahviller, emlak, altın ve diğer alternatif yatırımlar gibi çeşitli araçların avantajları ve dezavantajları, örneklerle desteklenerek açıklandı. Ayrıca, başarılı bir uzun vadeli yatırım stratejisi için gerekli olan disiplin, sabır ve risk yönetimi becerilerinin önemi vurgulandı.
Çalışmanın bulguları, uzun vadeli yatırımın, kısa vadeli spekülasyonlara kıyasla daha istikrarlı ve yüksek getiri potansiyeline sahip olduğunu göstermektedir. Ancak, her yatırım aracının kendine özgü riskleri bulunduğu ve diversifikasyonun bu riskleri azaltmada hayati bir rol oynadığı unutulmamalıdır. Piyasa trendlerini takip etmek ve kişisel mali durumunuzu dikkatlice değerlendirmek, başarılı bir yatırım stratejisi için olmazsa olmazlardandır. Profesyonel bir mali danışmandan destek almak, özellikle karmaşık yatırım araçları söz konusu olduğunda, oldukça yararlı olabilir.
Gelecek trendlere baktığımızda, teknoloji sektörünün, sürdürülebilir enerji kaynaklarına yönelik yatırımların ve yapay zeka gibi gelişmekte olan teknolojilerin, uzun vadeli yatırımcılar için önemli fırsatlar sunacağı öngörülmektedir. Globalleşmenin artmasıyla birlikte, uluslararası piyasalara yatırım yapmak da giderek önem kazanacaktır. Bununla birlikte, jeopolitik riskler, enflasyon ve faiz oranlarındaki dalgalanmalar gibi faktörlerin yatırım kararlarını etkileyebileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle, yatırımcıların, piyasa koşullarındaki değişikliklere uyum sağlamak ve stratejilerini gerektiğinde güncellemek için esnek ve uyarlanabilir olmaları gerekmektedir.
Sonuç olarak, uzun vadeli yatırım, mali hedeflere ulaşmak için etkili bir yöntemdir. Ancak, bu süreç, dikkatli bir planlama, sürekli öğrenme ve risk yönetimi gerektirir. Bu çalışmanın, yatırım yapmayı planlayan bireylere, bilinçli ve stratejik yatırım kararları almalarına yardımcı olmasını umuyoruz. Gelecekte yapılacak çalışmalarla, yapay zeka destekli yatırım araçları ve daha karmaşık finansal modellerin uzun vadeli yatırımlar üzerindeki etkilerinin daha ayrıntılı olarak incelenmesi faydalı olacaktır.
