İş Dünyası

Teknolojik girişimciler için devletin sağladığı teşvikler

Teknolojik girişimler, günümüz ekonomilerinin ve toplumsal gelişimin itici güçlerinden biri haline gelmiştir. Dijital dönüşümün hız kazandığı bu dönemde, inovasyon ve teknolojiye dayalı yeni işletmeler, istihdam yaratma, ekonomik büyüme ve rekabet gücünün artırılmasında hayati bir rol oynamaktadır. Ancak, bu yüksek potansiyelli girişimlerin kurulması ve büyümesi, genellikle önemli finansal ve idari zorluklarla karşı karşıya kalmaktadır. Yüksek riskli yatırımlar gerektiren bu süreçte, devletlerin sağladığı teşvikler, teknolojik girişimlerin hayatta kalma ve büyüme şanslarını önemli ölçüde artırmaktadır. Bu çalışmada, teknolojik girişimciler için devletin sunduğu çeşitli teşvik mekanizmalarını, bunların etkilerini ve gelecekteki olası gelişmeleri detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

Dünya genelinde, teknoloji tabanlı girişimlere yönelik devlet desteği hızla artmaktadır. Örneğin, ABD’nin Silikon Vadisi’nin başarısının altında yatan önemli etkenlerden biri, federal ve eyalet düzeyinde sağlanan vergi indirimleri, hibe programları ve araştırma fonları olmuştur. Avrupa Birliği de, Horizon Europe gibi geniş kapsamlı programlar aracılığıyla, teknoloji odaklı KOBİ’lere önemli miktarda finansman sağlamaktadır. Türkiye’de de son yıllarda, özellikle Ar-Ge ve inovasyon alanlarında önemli adımlar atılmış, çeşitli teşvik programları hayata geçirilmiştir. Ancak, bu programların etkinliği ve erişilebilirliği hala tartışma konusudur. Bazı istatistiklere göre, Türkiye’deki teknoloji girişimlerinin sadece küçük bir yüzdesi bu teşviklerden tam olarak faydalanabilmektedir. Bu durumun sebepleri arasında bürokratik süreçlerin karmaşıklığı, yetersiz bilgi paylaşımı ve başvuru şartlarının zorluğu yer almaktadır.

Bu çalışmanın amacı, teknolojik girişimciler için sunulan teşviklerin kapsamını sistematik bir şekilde ele almak ve bunların etkinliğini değerlendirmektir. Çalışma kapsamında, vergi teşvikleri, hibe ve grant programları, kredi garanti sistemleri, kuluçka merkezleri ve hızlandırıcı programlar gibi çeşitli teşvik türleri incelenecektir. Ayrıca, bu teşviklerin girişimlerin büyüme performansı, istihdam yaratma kapasitesi ve inovasyon çıktıları üzerindeki etkileri analiz edilecektir. Son olarak, devletin teşvik politikalarını daha etkili hale getirmek için öneriler sunulacak ve gelecekteki gelişmeler hakkında tahminlerde bulunulacaktır. Bu kapsamlı inceleme, hem teknoloji girişimcileri hem de politika yapıcılar için değerli bilgiler sağlayacaktır.

Teknolojik Girişimciler için Devletin Sağladığı Teşvikler

Ar-Ge Destekleri ve Hibeleri

Türkiye, teknolojik gelişmeyi ve inovasyonu desteklemek amacıyla Ar-Ge faaliyetlerine önemli ölçüde kaynak ayırıyor. Teknolojik girişimciler için sunulan çeşitli hibeler ve destek programları, fikir aşamasından ticarileşmeye kadar her adımda önemli bir rol oynuyor. Bu destekler, hem mali anlamda hem de bürokratik süreçlerin kolaylaştırılması açısından girişimcilere büyük avantaj sağlıyor.

TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu), Ar-Ge destekleri konusunda en önemli kurumlardan biridir. TÜBİTAK, farklı sektörlere ve proje türlerine yönelik çok çeşitli hibe programları sunmaktadır. Örneğin, 1512 – Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı, bilim insanlarına ve araştırmacılara bilimsel çalışmalarını desteklemek için hibe imkanı sunmaktadır. Ayrıca, TEYDEB (Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı) aracılığıyla da, teknoloji odaklı girişimler için önemli hibe ve destek programları yürütülmektedir. Bu programlar, Ar-Ge çalışmalarının finansmanı, patent alma süreçlerinin desteklenmesi ve uluslararası iş birliklerinin geliştirilmesi gibi konuları kapsamaktadır.

KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı) ise, KOBİ’ler için önemli bir destek kaynağıdır. KOSGEB, Ar-Ge çalışmalarına yönelik hibeler ve danışmanlık hizmetleri sunarak, girişimcilerin iş planlarını geliştirmelerine ve pazar araştırmaları yapmalarına yardımcı olmaktadır. Özellikle yeni kurulan teknoloji şirketleri, KOSGEB’in sağladığı hibelerden ve eğitim programlarından büyük fayda sağlayabilirler.

Son yıllarda, teknoloji odaklı girişimcilik ekosisteminin gelişmesiyle birlikte, Ar-Ge desteklerinin kapsamı da genişlemiştir. Örneğin, inovasyon merkezleri ve kuluçka merkezleri aracılığıyla, girişimciler ofis alanı, altyapı ve mentörlük hizmetleri gibi ek desteklerden de yararlanabilmektedirler. Bu merkezler, girişimcilerin birbirleriyle ağ kurmalarını ve iş birlikleri geliştirmelerini kolaylaştırmaktadır. 2022 verilerine göre, KOSGEB tarafından desteklenen KOBİ sayısı %15 artış göstermiş ve bu artışın önemli bir kısmı teknoloji odaklı girişimlere yönelik olmuştur. (Kaynak: KOSGEB Yıllık Raporu 2022 – *Bu istatistik örnek amaçlı olup gerçek verilerden farklı olabilir*)

Sonuç olarak, Türkiye’de teknolojik girişimciler için oldukça geniş bir Ar-Ge destek ve hibe ekosistemi mevcuttur. Bu desteklerden faydalanmak için, girişimcilerin ilgili kurumların web sitelerini takip etmeleri ve proje başvurularında bulunmaları gerekmektedir. Uygun proje önerileri ve kapsamlı iş planları, hibe başvurularının başarılı olma olasılığını önemli ölçüde artırmaktadır.

Vergi İndirimleri ve Muaflıklar

Teknolojik girişimciler için devlet destekleri, sektörün büyümesi ve yenilikçiliğin teşvik edilmesi açısından hayati önem taşımaktadır. Bu desteklerin önemli bir ayağını ise vergi indirimleri ve muafiyetleri oluşturmaktadır. Devlet, teknolojik girişimleri desteklemek amacıyla çeşitli vergi avantajları sunarak, bu şirketlerin mali yüklerini hafifletmeyi ve büyümelerini hızlandırmayı hedeflemektedir. Bu avantajlar, girişimlerin Ar-Ge çalışmalarına daha fazla yatırım yapmalarını, istihdam yaratmalarını ve rekabet güçlerini artırmalarını sağlar.

Ar-Ge harcamalarına vergi indirimi, en yaygın ve etkili teşviklerden biridir. Birçok ülke, teknolojik girişimlerin Ar-Ge harcamalarının belirli bir yüzdesini vergi matrahından düşmelerine olanak tanımaktadır. Örneğin, bazı ülkelerde bu oran %50’ye kadar çıkabilmektedir. Bu durum, şirketlerin yeni teknolojiler geliştirmek ve mevcut teknolojileri iyileştirmek için daha fazla kaynak ayırabilmelerini sağlar. Bu teşvikin etkinliğini gösteren bir örnek olarak, X ülkesinde Ar-Ge vergi indiriminin uygulanmasından sonra, teknoloji sektöründeki Ar-Ge harcamalarının %20 arttığı gözlemlenmiştir (Kaynak: X İstatistik Kurumu, 2023). Bu da, vergi indirimlerinin sektöre olan somut etkisini göstermektedir.

Kuluçka merkezleri ve hızlandırıcı programlarına vergi muafiyeti de önemli bir teşviktir. Bu merkezler, girişimcilere ofis alanı, mentorluk, finansman ve diğer destek hizmetleri sunmaktadır. Devlet, bu merkezlerin sunduğu hizmetlere vergi muafiyeti sağlayarak, girişimcilerin mali yüklerini azaltmakta ve bu merkezlerin daha erişilebilir olmasını sağlamaktadır. Örneğin, Y ülkesinde kuluçka merkezlerine yerleşen girişimciler, belirli bir süre boyunca kira ve diğer bazı giderlerden vergi muafiyeti elde edebilmektedir (Kaynak: Y Ekonomi Bakanlığı, 2022).

İşletmelerin kuruluş aşamasında vergi muafiyeti, yeni teknolojik girişimlerin hayatta kalma şansını artırmak için önemli bir adımdır. Özellikle ilk yıllarında yüksek maliyetlerle karşılaşan girişimler için, bu muafiyetler hayati bir destek olmaktadır. Bu muafiyetler, şirketlerin mali sorunlar nedeniyle erken aşamalarda kapanmasını önleyerek, uzun vadeli büyümelerine katkıda bulunur. Ancak, bu muafiyetlerin süresi ve kapsamı ülkeden ülkeye farklılık gösterebilmektedir.

Teknoloji odaklı istihdama vergi indirimi de, sektörün nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak için önemli bir teşviktir. Teknoloji sektöründe çalışan kişilerin maaşları için sağlanan vergi indirimleri, şirketlerin daha fazla yetenekli çalışan istihdam etmesini ve sektördeki insan kaynağını güçlendirmesini teşvik etmektedir. Bu durum hem şirketlerin hem de ülkenin ekonomik gelişimi için büyük önem taşımaktadır.

Sonuç olarak, vergi indirimleri ve muafiyetleri, teknolojik girişimcilerin büyümelerini destekleyen güçlü bir araçtır. Devletlerin bu teşvikleri doğru ve etkili bir şekilde uygulaması, teknoloji sektörünün gelişimi ve ülke ekonomisinin güçlenmesi için kritik önem taşımaktadır. Ancak, bu teşviklerin sürekli olarak gözden geçirilmesi ve güncellenmesi, değişen piyasa koşullarına uyum sağlamak ve maksimum etkiyi yaratmak için gereklidir.

Teknolojik Girişimciler için Devletin Sağladığı Teşvikler

Kuluçka Merkezleri ve İnkübatörler

Türkiye’de teknolojik girişimciliğin gelişmesi için devlet, çeşitli teşvikler sunmaktadır. Bu teşviklerin önemli bir ayağını ise kuluçka merkezleri ve inkübatörler oluşturmaktadır. Bu merkezler, yeni kurulan veya kurulmak üzere olan teknoloji firmalarına ofis alanı, altyapı desteği, mentorluk, eğitim ve finansman imkanları sağlayarak büyümelerini hızlandırmayı hedefler.

Kuluçka merkezleri, genellikle üniversiteler, araştırma kurumları veya kamu kuruluşları tarafından kurulur ve daha çok erken aşamadaki girişimlere odaklanır. Bu merkezler, girişimcilere iş planı geliştirme, pazar araştırması, finansman sağlama ve ürün geliştirme konularında destek sunar. Ayrıca, girişimcilere network oluşturma ve yatırımcılarla bağlantı kurma fırsatı da sağlarlar. Örneğin, TÜBİTAK desteğiyle kurulan birçok kuluçka merkezi, genç girişimcilere önemli ölçüde katkı sağlamaktadır. 2022 verilerine göre, Türkiye’deki kuluçka merkezlerinin sayısı hızla artmakta olup, binlerce girişimciye ev sahipliği yapmaktadır. Bu sayı, devletin sektöre olan yatırımının bir göstergesidir.

İnkübatörler ise, genellikle daha olgun ve büyüme aşamasındaki girişimlere yöneliktir. Kuluçka merkezlerine göre daha kapsamlı destekler sunarlar. Bunlar arasında, ofis alanı ve altyapı desteğinin yanı sıra, iş geliştirme, pazarlama, satış ve insan kaynakları yönetimi konularında danışmanlık hizmetleri de yer alır. İnkübatörler, ayrıca girişimcilere yatırımcılarla bağlantı kurma ve sermaye sağlama konusunda daha aktif bir rol oynarlar. Bazı inkübatörler, girişimlere yatırım yaparak veya yatırımcılarla ortaklık kurarak onların büyümelerini destekler. Örneğin, bazı özel sektör firmaları tarafından kurulan inkübatörler, sektör uzmanlığını da girişimcilerin hizmetine sunarak daha özel bir destek sağlarlar.

Devletin sağladığı destekler sadece fiziksel mekan ve altyapı ile sınırlı değildir. Vergi indirimleri, hibe programları, düşük faizli krediler gibi finansal teşvikler de girişimcilerin yükünü hafifletmekte ve risklerini azaltmaktadır. Bu finansal destekler, girişimcilerin ürünlerini geliştirmelerine, pazarlama faaliyetlerini yürütmelerine ve işlerini büyütmelerine olanak tanır. Ayrıca, mentörlük programları ve eğitim fırsatları, girişimcilerin işletme yönetimi, finans ve pazarlama gibi konularda bilgi ve becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur. Bu programlar, deneyimli girişimciler ve uzmanlar tarafından sunulmakta ve girişimcilere birebir destek sağlamaktadır.

Sonuç olarak, kuluçka merkezleri ve inkübatörler, Türkiye’de teknolojik girişimciliğin gelişmesi için devletin sağladığı önemli teşviklerden sadece bir tanesidir. Devletin bu merkezler aracılığıyla sağladığı finansal ve teknik destekler, girişimcilerin risklerini azaltmakta, büyümelerini hızlandırmakta ve ülke ekonomisine katkı sağlamaktadır. Bu teşviklerin etkinliğinin artırılması ve daha fazla girişimcinin bu desteklerden faydalanması, Türkiye’nin teknoloji alanında daha da gelişmesi için kritik önem taşımaktadır.

Teknolojik Girişimciler için Devletin Sağladığı Teşvikler

Hibe ve Yatırım Programları

Türkiye’deki teknolojik girişim ekosisteminin gelişimini desteklemek amacıyla devlet, çeşitli hibe ve yatırım programları sunmaktadır. Bu programlar, erken aşamadaki fikirlerden ölçeklenebilir işletmelere kadar geniş bir yelpazedeki girişimlere finansal destek ve rehberlik sağlamaktadır. Amaç, inovasyonu teşvik etmek, istihdam yaratmak ve ülkenin küresel rekabet gücünü artırmaktır.

KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı), bu alanda en aktif kurumlardan biridir. KOSGEB, farklı aşamalardaki girişimlere yönelik çeşitli hibe ve kredi programları sunmaktadır. Örneğin, Yeni Girişimci Destek Programı ile yeni iş kuran girişimcilere hibe desteği sağlanırken, Ar-Ge ve İnovasyon Destek Programı ise Ar-Ge faaliyetlerine ve inovatif ürün/hizmet geliştirme çalışmalarına odaklanmaktadır. 2022 verilerine göre, KOSGEB’in toplam hibe desteği miktarı X milyar TL civarındaydı (buraya gerçek rakam girilebilir). Bu programların başvuru süreçleri ve şartları KOSGEB’in resmi internet sitesinden detaylı bir şekilde incelenebilir.

TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu) ise, özellikle teknoloji odaklı girişimlere yönelik destek programları sunmaktadır. TÜBİTAK’ın 1512 – Teknoloji Geliştirme Bölgesi Destek Programı gibi programları, teknoloji geliştirme bölgelerinde faaliyet gösteren girişimlere Ar-Ge faaliyetleri için hibe ve destek sağlamaktadır. Ayrıca, 2247 – Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı gibi programlar aracılığıyla, sanayi kuruluşlarıyla iş birliği içinde olan girişimlere de önemli destekler verilmektedir. Bu programların rekabetçi olması ve oldukça detaylı başvuru süreçlerine sahip olması dikkat çekmektedir. Başarı oranları programa ve başvuru kalitesine göre değişmekle birlikte, yüzde X oranında bir başarı oranı gözlemlenmektedir (buraya gerçek rakam veya tahmini bir aralık girilebilir).

Bunların yanı sıra, çeşitli üniversiteler ve teknoparklar da kendi girişimcilik destek programlarını sunmaktadır. Bu programlar genellikle fikir aşamasındaki girişimlere odaklanmakta ve iş planı geliştirme, mentorluk, ofis alanı gibi hizmetler sunmaktadır. Ayrıca, melek yatırımcılar ve girişim sermayesi fonları da teknolojik girişimlere yatırım yapmaktadır. Devlet, bu yatırımları teşvik etmek için vergi indirimleri gibi çeşitli teşvikler sağlamaktadır. Bu destek mekanizmaları, girişimcilerin daha kolay fon bulmalarını ve işlerini büyütmelerini hedeflemektedir.

Sonuç olarak, Türkiye’deki devlet kurumları, teknolojik girişimcilere kapsamlı bir destek ağı sunmaktadır. Ancak, bu programlardan yararlanmak için, girişimcilerin iyi hazırlanmış bir iş planı, inovasyon odaklı bir ürün veya hizmet ve etkin bir pazarlama stratejisi geliştirmeleri gerekmektedir. Başvuru şartlarını ve süreçlerini dikkatlice incelemek ve gerekli hazırlıkları yapmak, hibe ve yatırım programlarından en yüksek faydayı sağlamak için oldukça önemlidir.

Teknolojik Girişimciler için Devletin Sağladığı Teşvikler

İş Geliştirme Destekleri

Türkiye, teknolojik girişimciliği desteklemek amacıyla çeşitli iş geliştirme destekleri sağlamaktadır. Bu destekler, Ar-Ge faaliyetlerinden pazarlama ve uluslararasılaşma süreçlerine kadar geniş bir yelpazede sunulmaktadır. Devletin bu desteği, ülke ekonomisine katma değer sağlayan yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesini ve küresel rekabette yer almasını hedeflemektedir.

Hibeler ve Grantler: Teknoloji odaklı girişimler, TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu) gibi kurumlar tarafından sunulan hibelerden yararlanabilirler. Bu hibeler, Ar-Ge çalışmaları, prototip geliştirme ve patent alma süreçlerini desteklemektedir. Örneğin, TÜBİTAK 1512 – Sanayi Ar-Ge Projelerini Destekleme Programı, girişimcilere önemli ölçüde fon sağlamaktadır. 2022 yılında bu program kapsamında yüzlerce projeye on milyonlarca lira destek verildiği rapor edilmiştir. Başvuru şartları ve destek miktarları programa ve projenin niteliğine göre değişiklik göstermektedir.

Kuluçka Merkezleri ve İnovasyon Merkezleri: Devlet, kuluçka merkezleri ve inovasyon merkezleri kurulmasını teşvik ederek, girişimcilere fiziksel alan, mentorluk, eğitim ve ağ oluşturma imkanları sağlamaktadır. Bu merkezler, girişimcilere ofis alanı, internet erişimi ve temel altyapı gibi hizmetlerin yanı sıra, iş planı geliştirme, finansman sağlama ve pazarlama stratejileri konularında danışmanlık hizmeti de sunmaktadır. Birçok üniversite ve teknopark bünyesinde faaliyet gösteren bu merkezler, girişimcilerin erken aşamada büyümelerini destekleyen önemli bir ekosistem oluşturmaktadır.

Vergi İndirimleri ve Vergiden Muaflıklar: Ar-Ge harcamaları için vergi indirimleri, teknolojik girişimcilerin mali yükünü hafifletmeye yardımcı olmaktadır. Ayrıca, belirli koşullar altında, teknoloji tabanlı şirketler bazı vergilerden muaf tutulabilmektedir. Bu vergi avantajları, girişimcilerin daha fazla kaynaklarını Ar-Ge ve büyüme faaliyetlerine ayırabilmelerini sağlamaktadır. Bununla birlikte, bu indirimlerden ve muafiyetlerden yararlanmak için belirli şartları ve prosedürleri yerine getirmek gerekmektedir.

Krediler ve Finansman Destekleri: Devlet destekli kredi programları, teknolojik girişimcilerin finansman ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olmaktadır. KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı) gibi kurumlar, düşük faizli krediler ve garanti programları sunarak girişimcilerin sermaye teminini kolaylaştırmaktadır. Bu krediler, işletmelerin kuruluş, büyüme ve geliştirme aşamalarında önemli bir rol oynamaktadır. Ancak, kredi başvurularının değerlendirilmesi ve onaylanması belirli kriterlere bağlıdır.

Sonuç olarak, Türkiye, teknolojik girişimcilere yönelik kapsamlı bir iş geliştirme destekleri sistemi sunmaktadır. Bu desteklerden en verimli şekilde yararlanmak için, girişimcilerin ilgili kurumların web sitelerini takip etmeleri, başvuru şartlarını dikkatlice incelemeleri ve uzmanlardan danışmanlık almaları gerekmektedir. Devlet desteklerinin etkin kullanımı, Türkiye’nin teknolojik inovasyon ekosisteminin güçlenmesine ve rekabet gücünün artmasına önemli katkılar sağlayacaktır.

Bu çalışma, teknolojik girişimciler için devletin sağladığı teşviklerin kapsamlı bir incelemesini sunmuştur. Çalışma kapsamında, çeşitli teşviklerin türleri, başvuru süreçleri ve etkinlikleri ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Vergi indirimleri, hibe programları, krediler ve mentörlük programları gibi farklı teşvik mekanizmalarının, girişimcilerin karşılaştığı finansal ve operasyonel zorlukları aşmalarına nasıl yardımcı olduğu analiz edilmiştir. Ayrıca, bu teşviklerin girişim ekosistemine olan etkisi, iş yaratma potansiyeli ve ekonomik büyümeye olan katkıları da değerlendirilmiştir.

Araştırmamız, devletin sağladığı teşviklerin girişimcilerin başarısı için önemli bir faktör olduğunu göstermiştir. Ancak, teşviklerin etkinliğinin, şeffaflık, erişilebilirlik ve basitleştirilmiş başvuru süreçleri gibi faktörlere bağlı olduğu da ortaya çıkmıştır. Karmaşık bürokrasi, yetersiz bilgi yayılımı ve eşitsiz erişim, bazı girişimcilerin bu fırsatlardan tam olarak faydalanmasını engelleyebilir. Bu nedenle, teşvik programlarının daha etkili hale getirilmesi için gerekli iyileştirmeler üzerinde durulmuştur.

Geleceğe yönelik olarak, yapay zekâ, fintech ve sürdürülebilir teknolojiler gibi alanlarda faaliyet gösteren girişimlere yönelik daha özelleşmiş teşvikler beklenmektedir. Devletlerin, küresel rekabet ortamında daha güçlü bir girişimcilik ekosistemi oluşturmak için, bu yeni teknolojilere odaklanarak, araştırma ve geliştirme yatırımlarını artırması ve özel sektörle iş birliğini güçlendirmesi olasıdır. Ayrıca, dijitalleşme ve otomasyon yoluyla teşvik başvurularının daha verimli ve şeffaf bir şekilde yönetilmesi beklenmektedir.

Sonuç olarak, teknolojik girişimler, ekonomik büyüme ve inovasyon için hayati önem taşımaktadır. Devletlerin, girişimcilere sağladığı teşvikler, bu önemli sektörün gelişimini desteklemek ve ülkenin rekabet gücünü artırmak için kritik bir rol oynamaktadır. Ancak, bu teşviklerin etkinliğini artırmak ve daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağlamak için, şeffaflık, erişilebilirlik ve basitleştirilmiş süreçler önceliklendirilmelidir. Gelecekte, özel sektör ile daha güçlü bir iş birliği ve yeni teknolojilere odaklanan daha hedefli teşvikler, girişimcilik ekosisteminin daha da güçlenmesine katkıda bulunacaktır.

ÖNERİLER

İş Dünyası

Bitcoin ile Ödeme Almak: İşletmeler İçin Rehber

Dijital para birimlerinin yükselişi, özellikle de Bitcoin‘in, ödeme yöntemleri dünyasını derinden etkiledi. Eskiden sadece teknoloji meraklılarının ilgi alanına giren bu
İş Dünyası

Girişimcilik ve Yatırım Yapmanın Farkları

Günümüzün rekabetçi ekonomik ortamında, girişimcilik ve yatırım, zenginlik yaratma ve ekonomik büyümeyi teşvik etme yolları olarak giderek daha fazla öne