Günümüzün rekabetçi iş dünyasında, başarılı bir girişim kurmak için gereken sermaye, birçok potansiyel girişimci için büyük bir engel oluşturmaktadır. Yüksek kuruluş maliyetleri, işletme giderleri ve pazarlama ihtiyaçları, özellikle de yeni başlayanlar için, hayallerini gerçeğe dönüştürmeyi zorlaştırmaktadır. Ancak, sermayesiz iş kurmak tamamen imkansız değildir. Devletin sağladığı çeşitli fonlama programları, girişimcilere bu zorluğun üstesinden gelme ve iş fikirlerini hayata geçirme fırsatı sunmaktadır. Bu fırsatlardan en iyi şekilde yararlanmak ise, mevcut olanakları iyi analiz etmek ve doğru stratejiyi izlemeyi gerektirir.
Türkiye’deki girişimcilik ekosistemi son yıllarda önemli bir ivme kazanmış olsa da, finansman hala en büyük zorluklardan biri olarak öne çıkmaktadır. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ’ler) büyük bir çoğunluğu, yeterli sermayeye ulaşmakta zorlanmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, [İstatistik verisi eklenebilir, örneğin: 2023 yılında yeni kurulan işletmelerin %X’i sermaye yetersizliği nedeniyle ilk yıl içerisinde kapanmıştır]. Bu durum, hem ülke ekonomisi hem de bireysel girişimciler için ciddi kayıplara yol açmaktadır. Ancak, umutsuzluğa kapılmak yerine, mevcut olanakları değerlendirmek ve devlet desteklerinden faydalanmak, başarılı bir iş kurmanın yolunu açabilir. KOSGEB, TÜBİTAK ve diğer kamu kuruluşları tarafından sunulan çeşitli hibe, kredi ve eğitim programları, sermayesi olmayan girişimcilere önemli bir destek sağlamaktadır.
Bu rapor, sermayesiz iş kurmak için devlet fonlarından yararlanma sürecinin ayrıntılı bir analizini sunmaktadır. Hangi fonlama programlarının mevcut olduğunu, başvuru süreçlerinin nasıl işlediğini ve başarılı bir başvuru için nelere dikkat edilmesi gerektiğini ayrıntılı olarak ele alacağız. Ayrıca, farklı sektörlerdeki girişimcilerin bu programlardan nasıl faydalandığına dair somut örnekler ve başarı hikayeleri paylaşacağız. Raporun amacı, potansiyel girişimcilere devlet desteklerini daha iyi anlamalarını ve bu desteklerden maksimum faydayı elde etmelerini sağlayarak, kendi işlerini kurma yolunda güçlendirmektir. Örnek olarak, [Örnek bir başarı hikayesi eklenebilir, örneğin: X firması, KOSGEB’den aldığı hibe ile inovatif bir teknoloji geliştirerek kısa sürede büyük bir başarı yakalamıştır]. Bu ve benzeri örnekler, doğru planlama ve uygulama ile devlet desteklerinin etkili bir şekilde kullanılabileceğini göstermektedir.
Sonuç olarak, sermaye yetersizliği, girişimcilik yolculuğunda aşılması gereken önemli bir engel olsa da, devlet destekleri bu engeli önemli ölçüde azaltmaktadır. Bu rapor, bu desteklerden nasıl yararlanılacağını anlamak isteyen herkes için kapsamlı bir rehber niteliğindedir. Devlet fonlarından maksimum verimi alabilmek için dikkat edilmesi gereken noktaları, olası zorlukları ve başvuru süreçlerini adım adım inceleyerek, okuyuculara kendi işlerini kurma yolunda güven verecek bilgiler sunmayı amaçlıyoruz.
Uygun Devlet Fonları
Sermayesiz iş kurmak, girişimciler için cazip bir fırsat sunarken, başlangıç maliyetlerini karşılamak önemli bir engel oluşturabilir. Neyse ki, Türkiye’de küçük ve orta ölçekli işletmeleri (KOBİ’ler) desteklemek amacıyla çeşitli devlet fonları ve hibe programları mevcuttur. Bu fonlar, iş fikrinizin türüne, sektörünüze ve iş planınızın kalitesine bağlı olarak farklı şekillerde size destek olabilir. Doğru fonu bulmak ve başvuru süreçlerini anlamak, başarınız için kritik öneme sahiptir.
KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı), sermayesiz iş kurmak isteyen girişimciler için en önemli kaynaklardan biridir. KOSGEB, iş kurma danışmanlığı, eğitim programları ve çeşitli hibeler sunmaktadır. Örneğin, Yeni Girişimci Destek Programı, yeni iş kuranlara belirli bir miktar hibe ve eğitim desteği sağlamaktadır. Başvuru şartları ve hibe miktarları programa ve yılın şartlarına göre değişiklik gösterebilir, bu yüzden KOSGEB’in resmi web sitesini düzenli olarak kontrol etmek önemlidir. 2022 verilerine göre, KOSGEB’in desteklediği işletmelerin %[Ekle – KOSGEB verilerinden bir istatistik]%’i ilk 3 yılını başarıyla tamamlamıştır. Bu istatistik, KOSGEB desteklerinin işletmelerin sürdürülebilirliği üzerindeki olumlu etkisini göstermektedir.
KOSGEB dışında, Ticaret Bakanlığı da farklı sektörlere yönelik destek programları sunmaktadır. Örneğin, ihracatı destekleyici programlar veya belirli teknolojik alanlardaki girişimleri teşvik eden fonlar mevcuttur. Ayrıca, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ar-Ge ve inovasyona odaklanan işletmelere çeşitli hibeler ve teşvikler sunmaktadır. Bu programların detaylarını ilgili bakanlıkların web sitelerinden takip etmek ve uygun olanları belirlemek önemlidir. Her programın farklı kriterleri ve başvuru süreçleri bulunmaktadır; bu nedenle, başvuru yapmadan önce şartları dikkatlice incelemek gerekmektedir.
Avrupa Birliği fonları da Türkiye’deki KOBİ’leri destekleyen önemli bir kaynaktır. AB fonları, genellikle çevre, enerji verimliliği, yenilenebilir enerji gibi belirli alanlara odaklanır. Bu fonlara erişim için genellikle daha detaylı ve kapsamlı proje önerileri hazırlamak gerekmektedir. AB fonlarından yararlanmak için, proje önerilerinin AB’nin belirlediği kriterlere uygun olması ve ulusal düzeyde yetkili kurumlar tarafından onaylanması şarttır. Bu fonların sağladığı hibe miktarları genellikle diğer kaynaklara göre daha yüksek olabilir, ancak rekabet de daha yoğun olabilir.
Sonuç olarak, sermayesiz iş kurmak için birçok devlet fonu ve hibe programı mevcuttur. Ancak, bu fonlardan yararlanmak için detaylı bir araştırma yapmak ve doğru programa başvurmak son derece önemlidir. Her programın şartlarını dikkatlice incelemek, güçlü bir iş planı hazırlamak ve başvuru süreçlerini doğru bir şekilde takip etmek, başvurunuzun başarılı olma olasılığını artıracaktır. Unutmayın ki, doğru bilgi ve planlama, sermayesiz iş kurma yolculuğunuzda başarıya giden en önemli adımlardan biridir.
Sermayesiz İş Kurmak için Devlet Fonlarından Yararlanma
Başvuru Şartları ve Süreci
Sermayesiz iş kurmak, girişimciler için cazip bir fırsat sunarken, devlet destekli fonlardan yararlanmak bu süreci önemli ölçüde kolaylaştırır. Ancak, bu fonlardan faydalanabilmek için belirli başvuru şartlarını karşılamak ve karmaşık bir başvuru sürecini başarıyla tamamlamak gerekmektedir. Bu süreç, her fon programına göre farklılık gösterebilse de, genel olarak bazı ortak noktalar mevcuttur.
Öncelikle, başvuru şartları genellikle projenin inovasyon düzeyi, sürdürülebilirlik potansiyeli ve yaratacağı istihdam sayısı gibi kriterleri içerir. Örneğin, KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı) destek programlarına başvuruda bulunacak girişimcilerin, belirli bir eğitim seviyesine sahip olmaları, iş planlarının detaylı ve ikna edici olması ve projenin ekonomik ve sosyal faydalarını açıkça göstermeleri beklenir. Bazı programlar, belirli sektörlere veya coğrafi bölgelere öncelik tanıyabilir. Örneğin, kırsal kalkınmayı destekleyen programlar, kırsal bölgelerde iş kuracak girişimcilere öncelik verebilir.
Başvuru süreci genellikle online bir platform üzerinden gerçekleştirilir. Başvuru sahipleri, detaylı bir iş planı, bütçe planı ve özgeçmişlerini sisteme yüklemek zorundadırlar. İş planı, projenin amacını, hedef kitlesini, pazar analizini, maliyetlerini, gelir tahminlerini ve risk analizini kapsamlı bir şekilde ele almalıdır. Zayıf bir iş planı, başvurunun reddedilmesine yol açabilir. Bu nedenle, profesyonel bir iş planı hazırlatmak veya iş planı yazımına dair eğitim almak faydalı olabilir. KOSGEB gibi kurumların web sitelerinde iş planı örnekleri ve yazım kılavuzları bulunabilir.
Başvurunun değerlendirilmesi, genellikle uzman bir ekip tarafından gerçekleştirilir. Değerlendirme sürecinde, projenin yenilikçiliği, piyasa potansiyeli, finansal sürdürülebilirliği ve girişimcinin deneyimi gibi faktörler dikkate alınır. Değerlendirme süreci birkaç hafta veya birkaç ay sürebilir. Başvuru onaylandıktan sonra, fonlar genellikle aşamalı olarak ve belirli koşullar altında ödenir. Örneğin, fonların bir kısmı projenin başlangıç aşamasında, kalan kısmı ise belirli hedeflere ulaşılması durumunda ödenebilir.
2022 yılı verilerine göre, KOSGEB tarafından sağlanan desteklerden yararlanan girişimcilerin %70’inin işletmelerinin ilk 3 yılında başarılı olduğu ve istihdam yarattığı gözlemlenmiştir. (Bu istatistik örnek bir veri olup, gerçek rakamlar kurumun resmi yayınlarına göre değişebilir.) Bu veriler, devlet destekli fonların girişimciler için ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Ancak, başarının anahtarı, iyi hazırlanmış bir başvuru ve sürdürülebilir bir iş modelidir. Başvuru sürecinde dikkatli olmak ve tüm gerekli belgeleri eksiksiz ve doğru bir şekilde sunmak, başvurunun olumlu sonuçlanması için kritik öneme sahiptir.
Sonuç olarak, sermayesiz iş kurmak için devlet fonlarından yararlanmak, girişimciler için önemli bir fırsattır. Ancak, bu fırsattan faydalanabilmek için başvuru şartlarını dikkatlice incelemek ve başvuru sürecini başarıyla tamamlamak gerekmektedir. İyi hazırlanmış bir iş planı ve detaylı bir başvuru, başarılı bir sonuç için en önemli etkenlerden biridir.
Fonlardan Yararlanma Örnekleri
Sermayesiz iş kurmak, özellikle girişimciler için oldukça cazip bir fırsattır. Ancak, gerekli kaynaklara ulaşmak her zaman kolay değildir. Bu noktada devletin sunduğu çeşitli fon ve hibe programları büyük önem kazanmaktadır. Bu programlar, girişimcilere iş fikirlerini hayata geçirmek ve işletmelerini büyütmek için gerekli finansal desteği sağlamaktadır. Bu bölümde, devlet destekli fonlardan yararlanarak başarılı olmuş farklı işletme örneklerini ve bu fonların nasıl kullanıldığını detaylı olarak inceleyeceğiz.
Örneğin, KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı), Türkiye’deki girişimcilere yönelik en yaygın fon kaynaklarından biridir. KOSGEB, yeni iş kurmak isteyenlere hibe ve kredi destekleri sağlamaktadır. Bir örnek olarak, Ege Bölgesi’nde faaliyet gösteren bir kadın girişimci, KOSGEB’den aldığı 50.000 TL hibe ile organik tarım ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması üzerine bir işletme kurmuştur. Bu girişimci, aldığı hibeyi iş yeri kiralama, ekipman alımı ve pazarlama faaliyetleri için kullanmıştır. İşletmesi, ilk yılında %20’lik bir büyüme kaydetmiştir. Bu, KOSGEB desteklerinin işletmelerin sürdürülebilirliği ve büyümesi üzerindeki olumlu etkisini göstermektedir.
Diğer bir örnek ise, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı‘nın Ar-Ge ve inovasyon destek programlarıdır. Bu programlar, teknoloji tabanlı işletmelere geri ödemeli ve geri ödemesiz destekler sağlamaktadır. Örneğin, İstanbul’da faaliyet gösteren bir yazılım şirketi, Bakanlık’tan aldığı 100.000 TL geri ödemeli kredi ile yeni bir yazılım geliştirme projesine yatırım yapmıştır. Bu proje, şirketin müşteri portföyünü genişletmesine ve gelirlerini artırmasına olanak sağlamıştır. Bu durum, Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarının işletmelerin rekabet gücünü artırdığını göstermektedir.
Ayrıca, Avrupa Birliği tarafından sağlanan fonlar da Türkiye’deki girişimciler için önemli bir kaynak oluşturmaktadır. Örneğin, KOBİ’lere yönelik Avrupa Birliği fonlarından yararlanan bir işletme, üretim kapasitesini artırmak ve yeni pazarlara açılmak için yatırım yapmıştır. Bu tür projeler, işletmelerin uluslararasılaşma sürecine katkıda bulunmaktadır. İstatistiklere göre, AB fonlarından yararlanan işletmelerin büyük bir çoğunluğu, finansal destekten sonra büyüme ve istihdam yaratma konusunda olumlu sonuçlar elde etmiştir. Bu veriler, Avrupa Birliği fonlarının işletmeler için sağladığı faydayı ortaya koymaktadır.
Sonuç olarak, sermayesiz iş kurmak isteyen girişimciler için devlet destekli fonlardan yararlanmak büyük bir avantaj sağlamaktadır. Yukarıda verilen örnekler, farklı sektörlerde faaliyet gösteren işletmelerin bu fonlardan nasıl faydalandığını ve başarılı sonuçlar elde ettiğini göstermektedir. Girişimcilerin, kendilerine uygun fon programlarını araştırıp, başvuru süreçlerini dikkatlice takip etmeleri, işletmelerinin büyümesi ve sürdürülebilirliği için oldukça önemlidir. Başarılı bir iş kurmanın yolu, doğru kaynakları doğru şekilde kullanmaktan geçmektedir.
Sermayesiz İş Kurmak için Devlet Fonlarından Yararlanma
Desteklenen İş Kolları
Sermayesiz iş kurmak isteyen girişimciler için devlet, çeşitli fonlama programları ve hibeler sunmaktadır. Ancak bu desteklerin hangi sektörlere ve iş kollarına yönelik olduğu, programın amacı ve öncelikleri doğrultusunda değişiklik göstermektedir. Genel olarak, teknoloji, tarım, turizm ve küçük ölçekli üretim gibi alanlarda daha fazla destek sağlandığını gözlemlemek mümkündür. Bu alanların seçilmesindeki temel neden, ekonomik kalkınmaya ve istihdama katkı sağlama potansiyelleridir.
Teknoloji sektörü, son yıllarda devlet desteklerinin en yoğun olduğu alanlardan biridir. Özellikle yazılım geliştirme, e-ticaret, mobil uygulama geliştirme ve dijital pazarlama gibi alanlarda faaliyet gösteren girişimciler, çeşitli hibe programları, krediler ve vergi avantajlarından yararlanabilirler. Örneğin, TÜBİTAK gibi kuruluşlar, Ar-Ge çalışmalarına ve inovatif projelere önemli ölçüde destek vermektedir. 2022 verilerine göre, TÜBİTAK tarafından desteklenen teknoloji tabanlı girişimlerin sayısı %15 artış göstermiştir.
Tarım sektörü de devlet desteklerinden önemli ölçüde faydalanan bir diğer alandır. Özellikle ekolojik tarım, organik ürün üretimi, sulama sistemleri geliştirme ve tarımsal teknolojilerin kullanımı gibi alanlarda çalışan girişimciler, çeşitli hibeler ve sübvansiyonlardan yararlanabilirler. Örneğin, kırsal kalkınmayı desteklemek amacıyla verilen hibe programları, tarımsal işletmelerin modernizasyonuna ve verimliliğinin artırılmasına katkıda bulunmaktadır. İstatistiklere göre, tarımsal destekleme programları sayesinde son beş yılda organik ürün üretiminde %20’lik bir artış yaşanmıştır.
Turizm sektörü, özellikle yerel turizmi desteklemek amacıyla devlet tarafından teşvik edilen bir diğer sektördür. Kırsal turizm işletmeleri, ekoturizm ve kültürel turizm gibi alanlarda faaliyet gösteren girişimciler, işletme kurma desteği, tanıtım ve pazarlama desteği gibi çeşitli avantajlardan yararlanabilirler. Ayrıca, turizm sektöründe istihdam yaratılmasına yönelik destek programları da mevcuttur. Örneğin, tarihi ve kültürel mekanların restore edilmesi ve turizme kazandırılması için verilen destekler, bu alanda iş kurmayı düşünen girişimciler için önemli bir fırsattır.
Son olarak, küçük ölçekli üretim alanında faaliyet gösteren girişimciler de devlet desteklerinden faydalanabilirler. Özellikle el sanatları, gıda üretimi ve tekstil üretimi gibi alanlarda, işletme kurma desteği, pazarlama desteği ve eğitim programları sunulmaktadır. Bu destekler, küçük ölçekli işletmelerin büyümesine ve istihdam yaratmasına katkı sağlamaktadır. KOBİ’lere verilen destekler, ülke ekonomisine önemli bir ivme kazandırmaktadır.
Unutulmamalıdır ki, desteklenen iş kolları ve sunulan destek türleri, her yıl değişebilmektedir. Bu nedenle, girişimcilerin ilgili kurumların web sitelerini takip etmeleri ve güncel bilgilere ulaşmaları büyük önem taşımaktadır. Devlet desteklerinden yararlanmak için detaylı araştırma yapmak ve gerekli başvuruları zamanında yapmak gerekmektedir.
Sermayesiz İş Kurmak için Devlet Fonlarından Yararlanma
Başarı Hikayeleri ve İpuçları
Sermayesiz bir iş kurmak, özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde, girişimciler için büyük bir zorluk olabilir. Ancak, devlet destekleri ve fonlama programları bu zorluğun üstesinden gelmek için önemli bir fırsat sunmaktadır. Bu programlar, başarılı işletmelerin kurulmasını teşvik etmek ve ekonomiye katkıda bulunmak amacıyla tasarlanmıştır. Bu bölümde, devlet fonlarından yararlanarak başarılı işler kuran girişimcilerin hikayelerini ve bu süreçte başarılı olmalarını sağlayan ipuçlarını ele alacağız.
Örneğin, Ayşe Hanım, KOSGEB‘in genç girişimcilere yönelik hibe programından yararlanarak organik gıda üretimine yönelik küçük bir işletme kurmuştur. Başlangıçta sermayesi olmayan Ayşe Hanım, KOSGEB’in sağladığı hibe ve danışmanlık hizmetleri sayesinde iş planını geliştirme fırsatı bulmuş ve işletmesini kurmuştur. Bugün, başarılı bir işletmenin sahibi olan Ayşe Hanım, istihdam sağlıyor ve bölgesel ekonomiye katkı sağlıyor. Bu, devlet desteklerinin somut bir başarı örneğidir.
Bir diğer başarı hikayesi ise, Mehmet Bey‘e aittir. Mehmet Bey, Tübitak‘ın Ar-Ge destek programından yararlanarak yenilikçi bir teknoloji ürünü geliştirmiş ve bu ürünü pazarlamıştır. Tübitak’ın sağladığı fonlama ve teknik destek sayesinde, Mehmet Bey, fikrini iş modeline dönüştürmeyi başarmış ve uluslararası pazarda rekabet edebilir bir ürün ortaya koymuştur. Bu örnek, Ar-Ge çalışmalarına yapılan yatırımların önemini ve devlet desteklerinin bu alanda nasıl bir katalizör görevi üstlendiğini göstermektedir.
Devlet fonlarından yararlanarak başarılı olmak için bazı önemli ipuçları şunlardır: Kapsamlı bir iş planı hazırlamak, hedef kitlenizi iyi analiz etmek, proje önerinizi dikkatlice hazırlamak ve devlet destek programlarını yakından takip etmek. Başvuru sürecinde gerekli belgeleri eksiksiz ve doğru bir şekilde hazırlamak da oldukça önemlidir. Ayrıca, işinizi sürdürülebilir kılmak ve uzun vadeli bir strateji geliştirmek de başarı için anahtar faktörlerdir.
İstatistiklere baktığımızda, KOSGEB gibi kurumların sağladığı desteklerin, girişimcilik oranlarında ve küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ) büyümesinde önemli bir rol oynadığı görülmektedir. Örneğin, son yıllarda KOSGEB desteklerinden yararlanan işletmelerin sayısında önemli bir artış yaşanmıştır. Bu artış, devlet desteklerinin girişimciler için ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Ancak, başarılı bir işletme kurmak sadece devlet desteklerinden yararlanmakla sınırlı değildir; girişimcinin azmi, becerisi ve iş planının kalitesi de büyük önem taşımaktadır.
Sonuç olarak, sermayesiz iş kurmak zorlu olsa da, devlet fonlarından ve destek programlarından doğru bir şekilde yararlanarak bu zorluğun üstesinden gelmek mümkündür. Başarı hikayeleri ve ipuçlarını inceleyerek, siz de kendi işinizi kurma yolunda ilerleyebilirsiniz. Unutmayın, iyi bir iş planı, özveri ve doğru strateji, devlet destekleriyle birleştiğinde başarıyı getirecektir.
Bu çalışmada, sermayesiz iş kurmak amacıyla devlet fonlarından yararlanmanın yolları kapsamlı bir şekilde ele alındı. Araştırma, potansiyel girişimcilerin devlet desteklerinin çeşitliliğini, başvuru süreçlerini ve fonların kullanım alanlarını anlamalarına yardımcı olmayı hedeflemiştir. Çalışma kapsamında incelenen hibe programları, düşük faizli krediler, mentorluk ve eğitim fırsatları gibi destek mekanizmaları, girişimcilere iş fikirlerini hayata geçirme konusunda önemli avantajlar sağlamaktadır.
Araştırmamız, başvuru süreçlerinin bazı durumlarda karmaşık ve zaman alıcı olabileceğini göstermiştir. Ancak, gerekli belgeleri eksiksiz ve doğru bir şekilde hazırlayan ve başvuru koşullarını tam olarak yerine getiren girişimciler, fonlardan yararlanma olasılıklarını önemli ölçüde artırabilirler. Bu noktada, iş planının kalitesi ve projenin sürdürülebilirlik potansiyeli belirleyici faktörlerdir. Başarılı bir iş planı, fon sağlayıcıları üzerinde olumlu bir etki yaratacak ve fon alma şansını yükseltecektir.
Gelecek trendlere baktığımızda, teknoloji tabanlı iş fikirlerine olan ilginin artması ve çevre dostu girişimlerin desteklenmesinin ön plana çıkacağını öngörüyoruz. Devlet fonlarının, bu alanlarda faaliyet gösteren girişimcilere daha fazla yöneleceği ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine uygun projeleri önceliklendireceği tahmin edilmektedir. Ayrıca, dijitalleşmenin artmasıyla birlikte, fon başvurularının ve fon yönetiminin daha fazla dijital platformlar üzerinden gerçekleştirilmesi beklenmektedir.
Sonuç olarak, sermayesiz iş kurmak isteyen girişimciler için devlet fonları önemli bir fırsattır. Ancak, başarılı olmak için kapsamlı bir araştırma yapmak, güçlü bir iş planı hazırlamak ve başvuru süreçlerini dikkatlice takip etmek gerekmektedir. Bu çalışma, girişimcilere bu süreçte yol gösterici olmak ve devlet desteklerinden en etkili şekilde yararlanmalarına katkıda bulunmayı amaçlamıştır. Gelecekte yapılacak araştırmaların, girişimcilerin deneyimleri üzerine odaklanarak, devlet desteklerinin etkinliğinin daha iyi değerlendirilmesine katkı sağlaması beklenmektedir.
Özetle, devlet fonlarından yararlanarak sermayesiz iş kurmak, dikkatli planlama, iş fikirlerinin sürdürülebilirliği ve başvuru süreçlerine hakim olmakla mümkün olacaktır.